La Corda De Promo

25 Şubat 2013 Pazartesi

Müstakildik 'Gökdelen Olduk ♛


Doğdum.Büyümem için çabaladılar.Büyümek için çabaladım.
Evvela bakmayı öğrendim sevgi dolu gözlere.Baktım,onlar anlamadılar.
Melekler girdi rüyama,gülümsemeyi öğrendim.
Akıbetinde heceler bile kuramadan anlaşmayı öğrendim.Zor oldu evet,ama ne desem mübahtı zaten.
Bakmaktan sonra görmeyi öğrendim.Onlar farketmediler.
Sesler yükseliyordu bazen,ben kendi ağlama sesime tahammül edemezken.
Sonra, insanlara gülümsemeyi öğrendim.Çünkü ne zaman ağlasam,güldürmek için farklı haller aldılar.Güldüm.Komiktiler.
Kocamandılar,ama kocamanlar da benimle aynı şeye gülüyorlardı.
Bu iş böyle olmayacaktı,kelimeler kurmaya çalıştım.Onlar bundan da pay çıkardılar.Ben başka bir şey için çabalarken onlar adlarını söylediğimi zannedip mutlu oluyorlardı. Olsundu. Mutlu olsunlardı.
Aslında beklentiler o zamandan başlamıştı. Zamanı gelmişti evet,adımlarımı saymak istiyorlardı şimdi de. E ben de istediğim yere gidemiyordum canım istediğinde,yürümeliydim evet bir koltuktan bir koltuğa.Düşmeden varırsam,sevinmeliydim,sevinmeliydik.Sonra bi'öpücük konmalıydı yüzüme.
Bebeklere hiç sormuyorlar aslında, bu kadar çok öpülmekten hoşlanır mısın diye ? O an suratımız şekilden şekile giriyordu oysa ki. Görmek istemediler.
Biz bebekler bir star gibiydik. Her anımız flashlarla ispatlıydı,albümlere konmak üzere.
Sırada günbegün,aybeay,yılbeyıl büyümek vardı.Büyüdüm.Öyle çok süt içmedim.İçsen de içmesen de büyüyorsun işte.
Bakmayı öğrendim,görerek.
Melekler artık uğramaz oldu rüyalarıma,ama yine de gülümsedim,melek yerine koyduğum insanlara.
Konuştum,hakikati savunmalıydı hecelerim.Hakikat her daim dışlandı,uzaklara.
Halâ sesler yükseliyor.Herkesin iç sesi fazla gürültülü.Kendimi duyamaz oldum.
Hep küçük kalsan n'olur derdi anneannem.Ben de özlemiyor değilim o dünyanın merkezi olduğum günleri.Daha büyük hayallerim vardı. Daha görkemli bi' dünya. Ayıp yoktu,"Çocuk işte" vardı. İki tanecik sorumluluk vardı; mamayı güzelce yemek ve anneyi babayı uyku arasında uyandırmamak.Bundan kolay ne vardı ki? Şimdi olsa hiç sesimi çıkarmam.Hem ben onlara hiç kıyamam.
Düşünmesi bile nasıl gülümsetiyor.Nasıl keşke dedirtiyor.
Ama güzel şeyler de yok değil elbet. Annemden kaçırmama gerek kalmıyor takıları,topuklu ayakkabıları.Her ne kadar halâ küçük kalsam da büyüklerle aynı şeylere gülüyorum tıpkı eskisi gibi. Anne-kız türk kahvesini bahane bilip dertleşebiliyorum. Tek başınalığı deneyimleyebiliyorum. Sayamam ki işte.Biliyorsunuz siz de.
Büyümek güzel. Sadece dünya küçük geliyor büyüdükçe.Yetmiyor mutluluklar."Daha" kelimesi pelesenk oluyor dillere.
Büyümek güzel dostlar.Sadece 'çınar sığmıyor artık ormana,çamlar yoldaş olmuyor uğruna.