La Corda De Promo

25 Aralık 2013 Çarşamba

Eski(si)z

 

    Arka fona bir müzik koy. Sorumluluklarını rafa kaldır. Yalnızca harfler kalsın yanında. Seçici olma, yazmaya başla, öylesine, spontane.
    Hazırsan başlayalım iç ses ? 
    Kayıt!  
    Bir kaç gün önce, ara verdiğim düşünme seansına devam ettim. Bir arkadaşımın aldığı karardı vesile olan. Önce imrendim, takdir ettim. Ama yok, ben uygulayamazmışım o kararı. Öyle söylemişti iç ses. Uzunca bir süre tartıştık kendisiyle. "Neden" dedim? "Neden yapamazmışım?" "Öyle biri değilsin" dedi. Laf! Nasıl biriyim ben? Böyle doğmadım ya dünyaya ?! Elbet bu hâle zamanla geldim.
    Baş başa kaldığımız dar vakitlerde epey düşündük, uzlaştık: 
                                                            
    Hayatımıza iniş yapan her istasyon insanı yükleriyle birlikte geliyor. Kimi zaman ayıp olmasınlarla 'Yoldan geldin yorgunsundur' deyip alıveriyoruz yüklerini ellerinden. Zamanla bi' bakıyorsun, hayatındaki her insan kamburunun bir parçası olmuş. Öğrenilmiş çaresizlik tam da bu zannımca. Bu kamburla yaşamayı öğreniyorsun. "Neden" sorusunun cevabıysa üç nokta.
                                                           
    Yıllardır yapamadığım bir şey vardı. Haklıydı iç ses. Ben gittiğim her yere, geçmişimi de götürmüştüm. Yeni hiç bir şeyim olmamıştı benim. Her yenide , eskiden bir parça saklıydı. Bir anı, bir yolcu, bir şeyler... Hatta öyle vakitler geldi ki eskiyi yenilemeye çabalamıştım. Olmadı. Olmayacak. Çünkü mutluluğunu bir kez burkan hiç bir şey, seni mutlu etmeye yetmeyecek. Eskiden olsa bu cümleleri kurabilir miydim? 
    Değişiyorum. Büyüyorum. Çocukken hemencecik büyümek isteyen ben, şimdi bu büyüme evresini sindirerek yaşamayı öyle seviyorum ki. Değiştiğimi hissettiğim her an, bir şükür konduruyorum gökyüzüne. Ya yerinde sayanlardan olsaydım? 
   Ben değişirken, hayatımdakilerin aynı kalması fikri kabullenilemez olmaya başladı son zamanlarda. Üstelik seni defalarca,  raflara kaldırdığın hatta belki hatırlamamak uğruna yırtıp attığın sayfalara götürüyorlarsa. Tam bir adım atacakken tutup kolundan kendisini hatırlatan yüzler hayatının neresinde olmalı ? Olmamalı. 
   Tam da bu nedenle; 
    Yeni yıllar, yeni yollar, yeni yüzler, yeni bir ben..Eski yok artık. Eskiye ait hiç kimse, hiç bir anı. Çıkacağım yolculukta yan koltuğum boş olsun istiyorum. Her an yeni biri oturabilirmişçesine hazır ve nazır. 

   Vesile olan' a sevgiyle..
   Arkadaşlar güzeldir, lâkin kamburlar arkadaş değildir.



4 yorum:

  1. İçinden geçenler iç sesin değil tam tamına öz be öz senin ruhi haliyen.Ve bazen bu ruh halimiz ayrılır bedenimizden farklı diyarlara gider farklı diyarlar görür.Ve bize döndüğünde bir tatminsizlik, bir isteksizlik ve bir de senin deyiminle üç nokta...
    Sen sen ol iç sese aldırma.Yapmak istediğini yap ve her daim gülümse her şeye inat.
    Yaşattığın bu güzel duygu için teşekkürler.
    Saygı ve sevgilerimle.
    Vesselam...

    YanıtlaSil
  2. Fazlasıyla yaşadığım bu durum için verdiğiniz güzel destek için, olumlama için asıl ben teşekkür ederim, Gökyüzüm' e hoş geldiniz :)
    Saygı ve sevgilerimle.

    YanıtlaSil
  3. Ne demek estağfrullah o teşekkür bana ayit :)
    Hoş bulduk :)
    Sende yorumlarınla destek olursan sevinirim :)
    Saygılarımla...

    YanıtlaSil
  4. Bittabi , teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil