La Corda De Promo

2 Mart 2014 Pazar

(G)izlemek

 

  Yan masada oturan iki kız vardı. Bense tam çaprazlarında yazarlık üzerine kitap okumaya çalışıyordum. Zaman zaman, istemeden diyerek kendimi aklamaktansa dürüst davranmayı seçerek isteyerek kulak misafiri oluyordum. Oldum olası insanları izlemeyi sevmişimdir.
   Birisi bilgisayarda tasarım yaparken diğeri not geçiriyordu. Arada laklak yapmaksa bunu güzelleştirendir elbette. Yanlarına bir çift uğradı. Nereden tanıştıklarını anlayamadım fakat not geçiren kız, fazla samimiyetle "Selaaam" demeyi tercih ettiğine göre, 'Demekki oldukça samimiler' diye geçirdim içimden. Yalnızca üç dakika sonrasıydı yanıldığımı anladığım zaman. Çift masadan ayrılmıştı mazeret bildirerek. Not geçiren kız "Peki öyleyse hadi görüşürüüüzzz" demişti ağız dolusu gülümsemeyle arkasına dönerek. Sonra başını masaya çevirirken, çift üzerine alaycı hatta öyle ki aklından geçenleri doğrudan yüzüne yansıtan bir gülümseme attı ve arkadaşının da aynı ifadeye sahip olmasını dileyerek ona baktı.
   Hep böyle midir gerçekten?
   Samimiyetler üç dakikalık mıdır?
   Masadan kalkanların aklı, masada bıraktıklarında mı kalmalı ?
   Peki hangisine daha çok üzülmeli? Masadan kalkana mı, yoksa takıntığı maskeyle gurur duyan, masaya ilk oturana mı?
   Masaya sonradan gelmek sahiden bu ifadeyle uğurlanmayı mı gerektirir?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder